Haberler

İRAN-İSRAİL-ABD TİYATROSUNDA OLAN GAZZE’DEKİ MASUMLARA OLDU

İran, bitmesi çok zor olacak bir sünni-şii savaşını başlatmıştır.

10 Ekim 680 yılında yaşanmış, büyük bir hüznün ve acının kaynağı olan Kerbela olayını siyasi çıkarları için kullanan İran, asırlarca sürmüş ve hala devam eden sünni ve şii savaşını başlatmıştır.

Kendisini islam devleti olarak kabul eden İran, Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de ve Lübnan’da Müslümanları katlederek 21.yy’ın en başta gelen Müslüman katillerinden biri olarak öne çıkmaktadır.

İran, yıllardır ya doğrudan devlet olarak kendisi ya da kendi kontrolündeki vekâlet savaşlarıyla yüzbinlerce Müslümanın ölümüne sebep olmuştur.

İran, son dönemde özellikle Suriye’de siyasi emelleri uğruna insanlık dışı her türlü faaliyeti gerçekleştirmiştir. Örneğin Suriye’nin Halep kentinde rejim güçleri tarafından abluka altına alınan siviller, İran destekli milisler tarafından katledilmiştir.

Yazık ki İran, işgalci, katil İsrail’in Gazze’de katlettiği sivillerden daha fazlasını Suriye’de öldürmüştür.

Terörist İsrail Devleti, 1 Nisan’da Suriye’nin başkenti Şam’daki İran konsolosluğuna hava saldırısı düzenlemiş, ikisi general olmak üzere yedi İranlı yetkiliyi öldürmüştür.

Buna karşılık İran, İsrail’e yönelik drone ve füze saldırısında! bulundu.

İran bu saldırıyı başlatmadan önce Rusya’yı, ABD’yi dolayısıyla da İsrail’i de haberdar etti. Ayrıca ilk insansız hava araçlarını ateşledikten hemen sonra saldırıyı resmi olarak da duyurmuş, İHA’ların 7-8 saat sonra İsrail hava sahasına ulaşacağını belirtmiştir.

Saldırı araçları daha İsrail’e ulaşmadan “operasyonumuz amacına ulaşmış ve sonlanmıştır” diye trajikomik bir açıklama yapmıştır.

Bu İHA ve füzelerin %99’u daha İsrail’e varmadan ABD ve İngiltere tarafından imha edildi, İsrail hava sahasına giren az sayıdaki drone ise boş arazilere düşmüştür. Böylece İran, ABD ve İsrail arasındaki müsamerenin ilk perdesi sona ermiş oldu.

Bu hamle ile İran, sözde bir misilleme yapmış hem kendi iç kamuoyunu hem de vesayetindeki milis gruplarını tatmin etmiştir.

Netanyahu sallanan koltuğunu öncesine göre daha sağlamlaştırmış, Gazze’de devam ettiği soykırımı perdelemiş ve son günlerde gerilim yaşadığı batılı ülkelerle tekrar dayanışma içerisine girmiştir.

İran’ın sırf kendi çıkarları uğrana gerçekleştirdiği bu hamlesinden sonra, öncekilerde olduğu gibi en büyük zararı yine Müslüman siviller görmüştür. Olan yine Gazze’deki sivillere olmuştur.

Bu olayda da gördük ki İran kendi çıkarları uğruna çocuk, kadın demeden binlerce sivilin katledilmesine göz yumar ve aracı olur.

Comment here